Tejaca.darkbb.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Tejaca.darkbb.com

İnternet Dünyasının En Seviyeli En Kaliteli Forum Sayfası
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
Similar topics
    Radyo Tejaca.FM
    EN SON MESAJLAR
    Konu Yazan GöndermeTarihi
    Perş. Ağus. 04, 2022 5:01 am
    C.tesi Ekim 07, 2017 8:13 am
    C.tesi Ekim 07, 2017 7:37 am
    Ptsi Mart 19, 2012 9:29 am
    Cuma Kas. 25, 2011 5:42 am
    Paz Eyl. 25, 2011 2:35 am
    C.tesi Haz. 11, 2011 1:46 pm
    C.tesi Haz. 11, 2011 12:44 pm
    C.tesi Haz. 11, 2011 12:21 pm
    Cuma Mayıs 27, 2011 12:14 pm
    En iyi yollayıcılar
    TEJA
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    Kralicem
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    S3rserii
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    voyagerm
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    By_SeRSeRi
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    Amon-Ra
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    SABRİ
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    DaRLiNG
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    kurtCHEbe
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 
    torex
    Kemal Sunal IbackcatgdKemal Sunal IvotingbarKemal Sunal Ivotercap 

     

     Kemal Sunal

    Aşağa gitmek 
    2 posters
    YazarMesaj
    TEJA
    Yönetim
    Yönetim
    TEJA


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 927
    Nerden : Gökkuşağının bittiği yerden :)
    Lakap : TEJA
    Tecrübe :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue

    Madalyalar : Kemal Sunal 2c86f87e84e0330c97a7945abd3f976d
    Rep :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue24 / 10024 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue


    Kemal Sunal Empty
    MesajKonu: Kemal Sunal   Kemal Sunal Pixel_10C.tesi Ekim 18, 2008 9:59 am

    Kemal Sunal Kemal_Sunal_by_rydena

    "Bir kere hakkımda öldü diye bir haber çıktı. Anadolu'da pek çok okulda benim için saygı duruşu yapılmış. Beni başka türlü seviyorlar. Tek başına bir adamdır Kemal Sunal. Filmlerim beni ölümsüz kılacak zaten. Daha uzun yıllar izlenecek.''




    1944 yılında İstanbul'un yoksul semtlerinden birinde, Küçükpazar'da dünyaya geldi. Kendisinden küçük kardeşleri Cemil ve Cengiz 'le büyüdü. Yoksul ama mutlu bir ortamda, haylaz bir çocukluk geçirdi. Öğrenciliğinde daha da yaramazdı. Ortaokul ve liseyi Vefa Lisesi'nde toplam 11 yılda bitirdi.Okul hayatı, daha sonra oynayacağı Hababam Sınıfı gibiydi. Vefa Lisesi'nde felsefe hocası Belkıs Balkır , ''Sen tiyatrocu olmalısın'' deyip, Müşfik Kenter 'e götürdü. Kent Oyuncuları'nın Fadik Kız oyunundaki sözsüz rolüyle profesyonelliğe ilk adımını attı: ''Sahneye baştanbaşa yürüyüp çıkıyordum, hiç konuşmuyordum, bir mimik de yapmıyordum. Öyle bir kahkaha kopuyordu ki...'' Tiyatroyu Ulvi Uraz'da ve daha sonra da Devekuşu Kabare'de sürdürdü. Bir gün ünlü yönetmen Ertem Eğilmez, Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda Kemal Sunal'ı görünce, halkın tepkisine bakıp bir filminde küçük bir rol teklif etti: ''Gittim, oynadım, gerisi geldi. Zaten Ertem Bey o film oynayıp, seyirci beni görüp kahkahayı patlatınca anlaşma yaptı. Tabii bilmiyoruz o zaman bu işleri, imzaladık. Başladık film çekmeye. 1972'de sinemaya başladım ve bir yıl sonra tiyatroyu bıraktım. O seyircinin beni görünce attığı kahkaha, o sıcaklık kameradan geçti seyirciye, öyle yırttık.'' İlk filmi yine figüran olarak rol aldığı 'Tatlı Dillim' di. Yine çok az göründü ve çok dikkat çekti: ''Esas amacım, kafamdaki mesele sinemanın starı olmaktı ve bir gün bunu başaracağımı biliyordum. İster altıncı his deyin ister başka bir şey. Ama star olmayı kesin kafaya koymuştum." Ertem Eğilmez'li yıllar bugün hâlâ yüzlerce kez gösterilen ''Hababam Sınıfı'' gibi filmlerin çekildiği yıllardı.

    Dünyayı kavrayamasa da kendi çıkarlarını çok iyi bilen, hafif saf 'Şaban' tipini, fiziğinin de yardımıyla başarıyla canlandırdı. Ona göre tutmuş bir tipi bırakıp yeni arayışların içine girmek bir starın düşebileceği en büyük hataydı: '' John Wayne 70 yaşında kovboy oynuyordu, at sırtına biniyordu. Amerika'dan daha mı iyi biliyoruz bu işi? Tipiniz dışına çıktığınız zaman seyirci küser.'' Benzer bir deneyimi kendisi de yaşadı. İyiniyet, saflık ve çocuksuluk üzerine Canlandırdığı tüm karakterlerin özelliklerini iyi niyet, saflık ve çocuksuluk üzerine kurulu olduğunu belirten ünlü oyuncu bu özelliklerin kendisinde de çok belirgin olduğunu vurgulamıştı. ''Şaban öylece benim üzerime yapıştı kaldı.

    Hababam Sınıfı'ndaki Rıfat Ilgaz 'ın yazdığı karakterin adı, İnek Şaban. Diğer filmlerde de yapımcılar başta filmlere seyirci çekmek için filmlerinin isimlerinde bu adı kullandılar. Yoksa benim isteğim değildi. Oynadığım bütün filmlerde hep güzel insanı anlattık. Hiç şiddet yoktur. Öpüşme sahnesi bile yoktur.'' Dizilerde canlandırdığı farklı tipler pek de ilgi görmedi. ''Ben dizileri para için yaptım. Sıkıldığım için dizileri bıraktım. Yaratıcı tarafımı öldürüyor. Bu da suratıma yansıyor. Kötü oynadım diye kendime kızıyorum. İçim dışım güzel olduğu zaman yaratıcı olabiliyorum.''

    İlk göz ağrısı tiyatroya da dönmek istiyordu. Oyunculuğu konusunda yapılan değerlendirmelere de şöyle yanıt vermişti: '' Fernandel' e benzettiler beni. At suratlı filan dediler. Böyle laflar var. Madem sırıtıp eşoğlueşek demek bu kadar basitse, bir tane böyle birini bulsunlar, kendileri yapsınlar bakalım 25 yıl star olabilecek mi? Ayrıca ben eşoğlueşek lafını öyle söyledim, ona da argo dediler, aslında değil, buna üzülürüm ben, herkes kullanır bunu bizde. Beni Keloğlan'a benzeten oldu. Şuna, buna. Ama en çok Zeki Müren çok güzel bir benzetme yapmıştı; 'Fernandel'le Jean-Paul Belmondo karışımı' demişti.'' Aslında İletişim Fakültesi'ni kazanmış, ama okuyamamıştı. Af çıkınca kırkından sonra Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Televizyon ve Sinema Bölümü'nü bitirdi. Gençlere, çocuklarına örnek olsun ve Türkiye'nin okuyan insana ihtiyacı olduğunu göstersin diye. Okumanın yaşı yoktu. Yüksek lisans yaparak, 'Televizyon ve Sinemada Kemal Sunal Güldürüsü' başlıklı bir tez hazırladı. 'Yeşilçam'ın en az film çeken starıyım' Toplam 82 filmde oynayan ama 28 yıldır zirveden hiç inmeyen Kemal Sunal, ''Ben Yeşilçam'ın en az film çeken starıyım. Filmlerim o kadar çok gösterildi ki, insanlar çok fazla film çevirdiğimi zannediyor. Diğer starlara sorduğunuzda, '300-400 filmim var' derler. Ama kimseye nasip olmayacak kadar büyük ilgi gördüm.

    Ben sinemanın starıyım'' diyordu. Bir oyuncunun çok disiplinli yaşaması gerektiğini savunuyordu: ''Disiplinsiz, dağınık yaşayan bir insandan iyi oyuncu olmaz. Ölçüyü kaçırmamak gerek. Hiçbir zaman boşveren bir oyuncu olmadım. Boşverseydim bugüne kadar kalmazdım. Hiçbir fanatik yanım, aşırılığım yok.'' Öldükten sonra filmleriyle anımsanmak istiyordu: ''Bu bana yeter. Bir kere hakkımda öldü diye bir haber çıktı. Anadolu'da pek çok okulda benim için saygı duruşu yapılmış. Ne yazıp çizerlerse çizsinler, gördüğüm ilgi, filmlerimin doğruluğunu gösteriyor. Beni başka türlü seviyorlar. Tek başına bir adamdır Kemal Sunal. Filmlerim beni ölümsüz kılacak zaten. Daha uzun yıllar izlenecek.''

    Filmlerinin 'sahici ve sevgi dolu olduğu, duyguyu yakaladığı' için filmlerinin eskimediğini vurguluyordu: ''Benim filmlerim, eski Türk filmleri değil, eski ama yeni Türk filmleri. Dünya da şimdi bunu yakalamaya çalışıyor. Amerika bile artık duygu yüklü filmler çekiyor. Tekniğe dayalı bir sürü film çekti. Artık duyguya dayalı filmler iş yapıyor. İnsanların sevgiye, duyguya ve sıcaklığa ihtiyacı var. Eski filmlerim, bu yüzden hâlâ seyrediliyor.

    Yoksa bir sürü seyredilmeyen eski Türk filmi var. Niye Kemal Sunal seyrediliyor?'' Televizyonda sürekli filmleri gösteriliyor, yapımcılar kazanıyordu. Bu filmlerden beş kuruşluk bir kazancı yoktu, reklamlarından bile kazanmıyordu, hukuksal açıdan bu konuyla savaştığında da bir sonuca varamamıştı. ''Televizyonlar benim filmlerimi güçlü programların karşısına koyuyorlar, diğer kanalın programını sunmak için yayımlıyorlar. Silah gibi kullanıyorlar ama güçlü bir silah. Mal da onların; kullanıyorlar, seyrediyoruz, ben de gülüyorum.'' Ona göre oyuncu yönetmenden önce geliyordu ve starlık sisteminin hiçbir zaman yıkılmayacağı görüşündeydi: ''Starlık sistemini biz yıkmak istiyorduk. Biz star olduk. Dünya bunu halledememiş. Yönetmen kendi dünyasını insanlara aktarır tamam da hiçbir yönetmeni de halk tanımaz. Yönetmen geri plandadır. Sunulan insanlar bizleriz. İnsanlar filmle ilgili eleştirilerini ve övgülerini bize yapıyorlar, yönetmeni bilmiyorlar bile.'' Hiç televizyonlara çıkmaz, röportaj önerilerini kabul etmez, kendi deyişiyle biraz içine kapanık, ketum bir kişiydi.

    Özel yaşamında asık suratlı, sert bakışlı , ciddi olarak değerlendirilmesine, ''Böyleyim. Yapım bu. Öbür türlü davranırsam sahtekârlık yapmış olurum. Bunu değiştiremem. İş ayrı bir şey. Orada başka birisiyim. Yaradılışım öyle. Sinemada mesleğimi yapıyorum'' diyordu.

    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
    https://tejaca.yetkin-forum.com
    TEJA
    Yönetim
    Yönetim
    TEJA


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 927
    Nerden : Gökkuşağının bittiği yerden :)
    Lakap : TEJA
    Tecrübe :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue

    Madalyalar : Kemal Sunal 2c86f87e84e0330c97a7945abd3f976d
    Rep :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue24 / 10024 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue


    Kemal Sunal Empty
    MesajKonu: Geri: Kemal Sunal   Kemal Sunal Pixel_10C.tesi Ekim 18, 2008 10:01 am

    Kemal Sunal Bscap0001ul7

    'BÜTÜN DÜNYANIN TANIMASINI İSTERDİM'
    Tabana dayalı, halka dayalı bir insan olduğunu belirterek, balon gibi medya tarafından şişirilerek bu noktaya gelmediğini anımsatıp, Kemal Sunal'ı sakınıp sakladığını söylüyordu: ''Beni sevenler filmlerimi görüyor işte. Başka neyimi görecek? Ben Kemal Sunal'ı koruyorum. Beni hiç ilgilendirmiyor bu medya, ben kendimi saklayıp ne kaybediyorum, onların tezini çürütüyorum. Medyada gözükmeden bu kadar popüler olan bir kişi daha yok.
    Kemal Sunal bir trade-mark artık. Çok kolay Kemal Sunal yetişmiyor. Onu hepimizin koruması lazım diye düşünüyorum.'' Yaşamında eksik kalan, hep istediği tek şey dünyaya açılmak, Hollywood'da oynamaktı: ''Bizim sinemamız açılamadığı için biz de burada kaldık. Ben bugün İtalyan olsam bütün dünya tanırdı beni. Bugün git Çin Seddi'ne kadar, bütün İpek Yolu Kemal Sunal'ı tanıyor. İpek Yolu'ndan Balkanlar'a kadar tanıyorlar beni. Arabayla Avrupa'ya gittiğimde Yugoslavya sınırında karşılıyorlar ve köylerine kadar korna sesleriyle uğurluyorlar. Düğün alayı gibi gidiyoruz. Hollywood neden olmasın?
    Türklerin yaşadığı her yerde tanıyorlar ama ben bütün dünyanın tanımasını isterdim. Benden çok üstün tarafları yok dünyadaki komedyenlerin. Bu surat Türkiye'de geçiyorsa dünyada da geçer. Mesela Moskova Festivali'nde Kapıcılar Kralı oynadı, buradaki reaksiyonun aynını aldı. Ama açılamadı bizim sinemamız. Zaten tek kurtuluşu da budur, dünyaya açılırsa kurtulur.'' Halkın kendisini bu denli sevmesinin nedenini, ısrarla sosyologların araştırması gerektiğini belirtiyordu: ''En önemlisi güldürebiliyorum. Bu ekonomik ezilmişliğin altında onları güldürebiliyorsam, bundan daha büyük mutluluk düşünülmez bana göre.'' 'Halkın terapisti' olduğunu vurguluyordu: ''İşte bunun için 'iktidarlar sayemde ayakta duruyorlar' diyorum. Halk beni kendinden biri buluyor. Kasıntı oyuncular gibi uzaktan seyretmiyor. Elliyor, kokluyor, bakıyor.'' TV'deki filmleri rating rekoru kırınca aydınların kendisini kutladığını da anlatan Sunal, Türkiye'de halkın neyin olup bittiğini çok iyi anladığını, dünyanın her ülkesinde insanların çocuksu bir yanı olduğunu vurguluyordu.
    Politikayı iyi biliyor ve seviyordu. Kalbinde 'liderlik' vardı. ''Halkın nabzını tutabilirim diye düşünüyorum. Çok iyi değiştirebilirim, çok çalışkan biri olarak çok iş yapabilirim. Sabırlı bir insanım. Sabırla beklemesini bilirim. Politika için bunlar şart.'' Gençlere güvenen sanatçı, politikacı olarak Türkiye'nin gençleşmesini istiyordu: ''Türkiye'nin neden 40 yaşında başbakanı olmasın? Neden reisicumhur olmayayım şu yaşımda?''
    Türk sinemasının ünlü oyuncusu Kemal Sunal, Ali Özgentürk 'ün yeni filmi 'Balalayka' da rol almak üzere Trabzon'a gitmek üzereyken geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirdi. (3 Temmuz 2000)
    Rötarlı uçağa biner binmez rahatsızlanan Sunal, ambulansla International Hospital Hastanesi'ne kaldırıldı, ancak kurtarılamadı.
    Ardından Neler Dediler?
    TÜRKÂN ŞORAY : İnanılmaz, çok büyük bir acı. Gülüşü, sinemamız var olduğu sürece unutulmaz karelerinin en başında yer alacak bana göre. Bu ölüm herkesi çok etkilediği gibi beni de çok etkiledi. Ben de herkes gibi çok yakın bir dostumu kaybetmiş sayıyorum kendimi. Kaderin acı cilvesi ki, yine mesleği gereği bir çekim için çok korktuğu halde yine o uçağa bindi. Ve hayatını çok inandığı bir yolda yitirdi. Ölümünün böyle olması beni daha da fazla etkiledi.
    MÜNİR ÖZKUL : Çok, çok, çok üzgünüm. Şoktayız. Sanatçılığının ötesinde çok iyi dostumdu. Mükemmel bir insandı. Kemal sürekli beni arayarak sağlık durumumu sorardı. Allah’tan kendisine rahmet diliyorum, ailesine de başsağlığı.
    AYŞEN GRUDA : Kemal benim çocukluk arkadaşım. Hakikaten değer verdiğim bir insan. Ben neden bu kadar geç müdahale edildiğini anlamıyorum ve havalimanında ihmal olduğunu düşünüyorum. Kemal uçağa binmekten ve denize girmekten çok korkardı. Keşke ısrar edilmeseydi, ama artık çok geç. 7’den 70’e herkesi bir noktada birleştiren çok değerli bir sanatçıydı. Öldü demeye dilim varmıyor. Ailesinin ve Türkiye’nin başı sağolsun.
    EMEL SAYIN : Ben Kemal Sunal ile 4 filmde oynamıştım. Set aralarında hiç konuşmazdı, az insanla ilişkiye girerdi. Varlığı yokluğu belli olmazdı. Ama yönetmen motor dediği an karşımızda devleşen bir aktör olurdu. Onun çekimler sırasında orada olduğumu hissetirmeden çok izlemişimdir. Çok çekingen, fakat çok sıcak bir insandı. Onunla unutamadığım anım, yıllar önce Bebek Belediyesi Gazinosu’nda çalışırken bir gün Kartal Tibet’le kulise gelmesiydi. Kemal o sıralar Kalender Orduevi’nde askerlik yapıyordu. Ve komutanları bir konser yapmamı istemişlerdi. Bu görevi de ona vermişlerdi. Bunu benden istedi. İsterken müthiş sıkıntı yaşadı, ben kabul edince, konser sırasında ve sonrasında binlerce kez teşekkür etti. İnanılmaz ölüme kahroluyorum.
    HÜLYA KOÇYİĞİT : Bir arada hiç oynamadık, ama kızım Gülşah’la oynadı. O duyduğu zaman kahrolacak. Çünkü bizim bağımız hiç kopmadı, ailece, eşiyle de çok çok yakın görüştük. Türk sineması için çok büyük kayıp ve Kemal Sunal’ın ölümü tarif edilemeyecek bir acı şu anda benim için. Allah ailesine sabır versin. Hayatında hiç uçağa binmemiş bir insan. Nereden çıktı bu şimdi, onu anlamadım. Uçaktan çok korkan ve hep karayoluyla giden bir insan. Uzak yerlere bile arabayla giderdi. Bugüne kadar uçağa bindiğini hiç duymadım. İlk defa hayatında uçağa binmeye karar veriyor belki de ve Allah nasip etmiyor. Hayret bir şey. Gerçekten çok üzüldüm. Şu anda çok şaşkın ve inanmakla inanmamak arasında bir haldeyim. Türkiye için çok önemli bir sanatçıydı.
    AGAH ÖZGÜÇ : Kemal Sunal, Vahi Öz , Suphi Kaner 'lerin neslinden sonra gelen yıldız bir güldürü ustasıydı. Şener Şen 'le ikisi zirvedeydiler. Propaganda filmine kadar Yeşilçam havasındaydı; kendini tekrarlayarak oynuyordu. Ancak Sinan Çetin 'in filminde kendini aşan oyun sergiledi. Yapacağı çok şey vardı; yazık oldu.
    ATİLLA DORSAY : Türk toplumunu Türk toplumu yapan temel direklerden birinin toplumu birbirine bağlayan, ortak bir gülme duygusunda, ortak değerlerde buluşturan sayılı insanlardan birinin öldüğünü düşünüyorum ve doğrusu şok geçirdim. Kendi adıma son derece üzgünüm. Kemal Sunal'ın filmlerinin televizyonlarda yıllar yılı döne döne oynamakta olması bence sosyologların ilgilenmesi gereken bir olaydı ve zaten ilgilendiler. Bu konuda yazılmış sosyolojik incelemeler var. Sinema açısından Sunal'ın filmlerini küçümsememek gerekir. Atıf Yılmaz 'la yaptığı 'Kibar Feyzo', Zeki Ökten 'le yaptığı 'Çöpçüler Kralı' ve 'Kapıcılar Kralı' gibi filmleri Türk Komedi Sineması içinde başyapıt düzeyindedir. Onun çok önemsenecek en azından bir düzine filmi olduğuna inanıyorum. Diğer filmlerinin Türk halkını yıllarca oyalamış, güldürmüş, dertlerinden uzaklaştırmış olması çok önemli bir sosyolojik olgu. Burada sinemanın da ötesine geçen birşey var. Bu açıdan bunun çok büyük bir matem olduğuna, Kemal Sunal'ın çok kısa zaman içinde bir Barış Manço gibi bütün ulus tarafından benimsenen ve adeta kült haline getirilen bir sanatçı olduğuna inanıyorum.İlk dönemde çok iyi filmleri oldu. Taze bir komedyendi. Sonra kendi kendini tekrarladı ve birbirine çok benzeyen önemsiz filmler yaptı. Son döneminde Türk sinemasının yeniden proje üretmeye başlaması sürecinde birdenbire biz Kemal Sunal'ı adeta yeniden keşfettik. Örneğin 'Propaganda' filminde Kemal Sunal, bayağı bir kompozisyon rolüyle, uluslararası komedi yıldızlarıyla, Bob Hope, Fernandel 'le boy ölçüşecek düzeyde oyun verdi. Ali Özgentürk'ün yeni projesi de çok iddialı bir projeydi. O filmde de çok iyi olacaktı buna inanıyorum. Ama kader buna imkân vermedi. Sanıyorum onun en olgun dönemi olacaktı. Çok daha kalıcı filmler üretecekti ama kısmet olmadı.
    FİLMLERİ:
    Propaganda (1999)
    Varyemez (1991)
    Koltuk Belası (1990)
    Boynu Bükük Küheylan (1990)
    Abuk Sabuk Bir Film (1990)
    Zehir Hafiye (1989)
    Talih Kuşu (1989)
    Gülen Adam (1989)
    Sevimli Hırsız (1988)
    Uyanık Gazeteci (1988)
    Polizei (1988)
    İnatçı (1988)
    Öğretmen (1988)
    Düttürü Dünya (1988)
    Bıçkın (1988)
    Yakışıklı (1987)
    Japon İşi (1987)
    Kiracı (1987)
    Yoksul (1986)
    Tarzan Rıfkı (1986)
    Garip (1986)
    Deli Deli Küpeli (1986)
    Davacı (1986)
    Şendul Şaban (1985)
    Şaban Papuçu Yarım (1985)
    Sosyete Şaban (1985)
    Gurbetçi Şaban (1985)
    Katma Değer Şaban (1985)
    Keriz (1985)
    Atla Gel Şaban (1984)
    Ortadirek Şaban (1984)
    Postacı (1984)
    Şabaniye (1984)
    Tokatçı (1983)
    Kılıbık (1983)
    En Büyük Şaban (1983)
    Çarıklı Milyoner (1983)
    Yedi Bela Hüsnü (1982)
    Doktor Civanım (1982)
    Üç Kağıtçı (1981)
    Kanlı Nigar (1981)
    Davaro (1981)
    Zübük (1980)
    Gol Kralı (1980)
    Gerzek Şaban (1980)
    Devlet Kuşu (1980)
    Korkusuz Korkak (1979)
    Umudumuz Şaban (1979)
    Dokunmayın Şabanıma (1979)
    Bekçiler Kralı (1979)
    Yüz Numaralı Adam (1978)
    Kibar Feyzo (1978)
    İyi Aile Çocuğu (1978)
    Köşeyi Dönen Adam (1978)
    İnek Şaban (1978)
    Avanak Apti (1978)
    Şark Bülbülü (1979)
    Şabanoğlu Şaban(1977)
    Sakar Şakir (1977)
    Hababam Sınıfı Tatilde (1977)
    Çöpçüler Kralı (1977)
    Güllüşah İle İbo (1977)
    Tosun Paşa (1976)
    Süt Kardeşler (1976)
    Meraklı Köfteci (1976)
    Kapıcılar Kralı (1976)
    Sahte Kabadayı (1976)
    Hababam Sınıfı Uyanıyor (1976)
    Şaşkın Damat (1975)
    Hanzo (1975)
    Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı (1975)
    Hababam Sınıfı (1975)
    Köyden İndim Şehire (1974)
    Salako (1974)
    Salak Milyoner (1974)
    Mavi Boncuk (1974)
    Hasret (1974)
    Canım Kardeşim (1973)
    Oh Olsun (1973)
    Güllü Geliyor Güllü (1973)
    Yalancı Yarim (1973)
    Tatlı Dillim (1972)

    Dizileri:
    Bay Kamber (1996)
    Şaban İle Şirin (1995)
    Şaban Askerde (1993)
    Saygılar Bizden (1992)
    Kaynaklar:
    Cumhuriyet (Biyografi)
    Milliyet (Ardından neler dediler)
    Wikipedia (Sinematografi)[/
    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
    https://tejaca.yetkin-forum.com
    S3rserii
    Yazar
    Yazar
    S3rserii


    Erkek
    Mesaj Sayısı : 370
    Nerden : GeCeNiN SeSsİzLiĞiNdEn :@
    İş/Hobiler : mekanık teknısyenı
    Lakap : S3rseriii
    Tecrübe :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue

    Madalyalar : Kemal Sunal B63e253d83108bd215cce7e76d8f72bb
    Rep :
    Kemal Sunal Left_bar_bleue999 / 100999 / 100Kemal Sunal Right_bar_bleue


    Kemal Sunal Empty
    MesajKonu: Geri: Kemal Sunal   Kemal Sunal Pixel_10Paz Ara. 14, 2008 7:13 am

    D teja sen benden cok yasıyacaksın yerlı deyınbce kemal sunalı tanıtacaktım sen benden hızlı davranmıssın emegıne saglık....

















    Kemal Sunal B4210_163
    1944 yılında İstanbul’da doğdu. Vefa Lisesi’nden mezun oldu. Sanat hayatı, “Zoraki Tabip” adlı tiyatro oyunuyla başladı. 1 yıl kadar Kenterler Tiyatrosu’nda çalıştıktan sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda görev aldı. 1973 yılında Ertem Eğilmez’in yönettiği bir filmle sinemaya adımını attı ve kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya başladı.
    Türk sinemasında başta İnek Şaban tiplemesi olmak üzere canlandırdığı pek çok tiple sevenlerinin kalbinde taht kuran Kemal Sunal, 7′den 70′e herkesin sevgisini kazandı.
    Türk sinemasının en büyük komedyenlerinden biri olan Sunal, peşpeşe çevirdiği filmlerle ticari açıdan büyük başarı kazandı. Filimlerde çoğu zaman saf,sansli ama iyi yurekli karakterlerin rollerine girdi.1974 yılında evlendi. Ali ve Ezo adlarında, biri kız diğeri erkek iki çocuğu oldu. 1977′de Antalya Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alan Sunal, oyunculuğu ve özellikle değişik tiplemesiyle Türk sinemasında komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getirdi. 1990′lı yıllardan itibaren filmleri kesintisiz olarak televizyonlarda yayımlanmaya başladı; ama kendisi bu gösterimlerden hiç para kazanmadı.
    12 Eylül öncesi dönemde yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünü’nden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve yüksek lisans yapmaya başladı. Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon’a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumdu...
    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
     
    Kemal Sunal
    Sayfa başına dön 
    1 sayfadaki 1 sayfası
     Similar topics
    -

    Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
    Tejaca.darkbb.com :: Genel Kültür :: Tv,Sinema,Tiyatro :: Yerli sanatçılarımız-
    Buraya geçin:  
    Tüm Hakları Saklıdır. © 2008 Tejaca.darkbb.com - Designer TEJA
    Yeni bir forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar